Ana içeriğe atla

5.DALGA FİLM...

Herkese merhabalar!
Bu gün sizlere geçen hafta sonu gittiğim 5. Dalga'nın filmi hakkında ki düşüncelerimi paylaşacağım. Umarım seversiniz. Eğer kitabı hakkındaki düşüncelerimi okumak isterseniz aşağıya bırakacağım linkten ulaşabilirsiniz.
konusundan daha önceki yazımdan bahsettiğim için burada tekrar bahsetmeyeceğim. Ama ufak bir açıklama, Dünya" Ötekiler"  ismi verilen bir grup tarafından istila ediliyor.
  Şimdi yorumlamaya öncelikle karakterlerden başlamak istiyorum. Cassie' yi ilk gördüğümde "Ay bu kızımı bulmuşlar bula bula" dedim ama filmde o kadar gözüme batmadı. Asıl gözüme batan 3 şey oldu. 1.si kız nedense film boyunca o kadar koşuyor vesaire ama ne saçı ne makyajı ne de ojeleri bozulmuyor. Ben olsam ne saç kalırdı ne makyaj. 2. gözüme batan şey Evan ile olan garip yakınlaşma sahnesi. Kitapta bu kadar gözüme batmamıştı. Ama illaki romantizm Olsun diye uğraşmışlar. Kız orada kardeşi için hayatını tehlikeye atıyor. Ama aşk yaşamayı unutmuyor. Tabii bu bir bakış açısı ama bana biraz saçma geldi. 3. şey ise Ben Parish yani Zombie. Çocuk o kadar tatlıydı ki. Filmi değil onu izledim. Eğer bakmak isterseniz ismi gerçekte Nick Robinson' muş :)))
      Onun dışında film güzel işlenmiş. Mekanlar, dövüş sahneleri... Tabii yukarıda yazdıklarım detaylardı. Umarım 2. filmde daha dikkatli olurlar. Benim filme puanım 5 üzerinden 4.
                               KİTAP YORUMUM: http://www.unicornofbookss.blogspot.com.tr/2015/04/5-dalga.html
Takipte kalın! UNİCORN ^-^

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

8 MILE FILM YORUMU

FILM ONERİSİ:BARIN KARDİŞİM SJSJSJ SELAM! Bugün bana rap sevdiren filmi, yani 8 Mile'ı yorumluyorum. FILM HAKKINDA GENEL BILGI    2002 yılında çekilmiş, Eminem'in başrolde oynadığı ve Curtis Hanson'ın yönettiği bir drama filmidir. 1995 yılında Detroit'in hiphop dünyasında geçen film, siyahların tarzı olan hiphop müzikte beyaz bir rapçi olan Jimmy "B-Rabbit" Smith Jr.'ın saygı kazanmaya çalışırken verdiği mücadeleleri anlatmaktadır. BENIM YORUMUM:  Yaklaşık bir hafta süren rahatsızlığımdan dolayı doktor raporuyla 3 gün evde yattığım dönemde, Passengers filmini izlemiş ve çok beğenmiştim. Kişisel Snapchat hesabımdan "Passengers'a benzeyen bir film önerir misiniz?" diye sordum. Birkaç dakika sonra Barın "Passengers'a benzemiyor ama mutlaka izle" diye baskı yaptı falan öyle başladım filme sjsjs. Bir filmi izlemeden önce onunla ilgili bilgi okumayı kendime alışkanlık edinmiş bir insan olarak, açıkçası filmi rap ile ilg...

Terörü Lanetliyoruz

Bugüne kadar blogtan bu konu hakkında hiç yorum yapmadım. Herkes gibi instagram aracılığıyla sesimi duyurmaya çalıştım. Orada can verenlerin duyulmayan haykırışlarını sizlere duyurmaya çalıştım. Sanırım herkes bunu yapmaya çalışıyor. Benim ailemin büyük kısmı İstanbul'da yaşıyor. Hatta İstiklal'de patlama olduğu gün benim deneme sınavım vardı. Gözetmen bunu bize söylediğinde yaşadığım korkuyu bir daha yaşamayacağımı umuyorum. Hatta o patlamadan sonra bir süre karanlıktan, yalnızlıktan, fazla kalabalık mekanlardan korktum. Sessizlikten korktum... Göztepe'deki matematik dersimin çıkışında -20 Mart tarihinde- annemle kalabalık olmayan yollardan korkuyla eve dönmeye çalıştığımızı hatırlıyorum mesela. Yürek çarpıntımı... Ben buradan yazı paylaşmışım paylaşmamışım mühim değil. Mühim olan sadece orada bulunduğu için canından olan şehitlerimiz, ve sadece orada bulunduğu için korku yaşayan büyüklerim, yaşıtlarım ve miniklerim. Korkunun ecele faydası yok, olacağı varsa oluyor... Oluy...

HAFIZA...

Merhaba dostlarım; Bugün Telepati serisinin ikinci kitabı olan Hafıza' yı anlatacağım. Ama bu yazıda konuyu anlatmayacağım. Çünkü anlatırsam spoiler yiyebilirsiniz. Ben kitabı biraz karmaşık buldum. Kitabın bir kısmından itibaren ne oldu anlamadım. Kafam karıştı. Ve kitap elimde süründü resmen. Bitmek bilmedi valla. Ben bile hayret ettim. 1 haftadır onu okuyorum. Ama şaşıracağınız bir şey söyleyeceğim . BEN KİTABI SEVDİM. Evet elimde süründü ama çok sevdim. O zaman kafam biraz dağınıktı. Okumak için zaman ayıramadım falan.  Yani sorun kitapta değil bendeydi yani. Ben biraz kolaya alışığım sanırım yani kafam karışınca sıkılıyorum. Ama sonradan kafanızdaki soru işaretleri siliniyor. Benim asıl canımı sıkan şey kitabın ismi. İsim kitaptaki bir yrin adı Memoria. Çevrilmesi iyi mi olmuş bilemedim kitabın isminin. Şu anda biraz kafamı boşaltmak için Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer serisinin ikinci kitabını okuyorum ve iyi gidiyor. Benim söyleyeceklerim bu kadar. Kitaba puanım 4,5/5 ...